ANKARA Milliyet – Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, dün partisinin TBMM Grubu Toplantısı’nda konuştu. Erdoğan özetle şunları söyledi:
HESABI SORULACAK: Bugüne kadar milletimize edilen hürmetsizliklerin, demokrasimize yapılan saldırıların, milli iradeye yönelik ihanetlerin hesabı, hukuk önünde ve meşru zeminde tek tek sorulmuştur. Bundan sonra da Türkiye ekonomisine, milletin refah ve huzuruna yönelik her türlü sabotajın hesabı sorulacaktır. İhanete bulaşanlar, milletin kardeşliğine pusu kuranlar, eninde sonuna adalete hesap vereceklerdir.
YAMYAMLIĞIN KİTABINI YAZDILAR: İstanbul’un büyükşehri ve kimi ilçe belediyeleriyle, yolsuzluk, hırsızlık, irtikap konusunda yamyamlığın kitabını yazdığı anlaşılıyor. Usulsüz diplomayla başlayıp bütün şehri adeta ahtapot gibi saran rüşvet ve haraç çarkıyla devam eden rezilliklerin boyutu, son operasyonla beraber gün yüzüne çıkmış oldu.
BÜYÜK TURPLAR DÖKÜLMEDİ: İstanbul’un CHP’li belediyelerindeki yolsuzlukları dizi yapmaya kalksanız, Brezilya dizilerinden daha fazla malzemeyle karşılaşırsınız. Üstelik bunlar, henüz heybede duran büyük turplar ortaya dökülmeden, CHP’nin bizzat içinden gelen belge ve bilgiler ışığında güvenlik güçlerinin ve yargının elde ettiği suçlar. Heybedeki büyük turplar ortaya saçıldığında, bunların, bırakın milleti, kendi yakınlarının suratlarına bakacak yüzleri dahi kalmayacak.
BELGELER CHP’LİLERDEN: Soruşturmalara esas olan bilgi ve belgeleri getirenler CHP’lilerin bizzat kendileridir. Yolsuzluk ve rüşvet parasının taksimatında anlaşmazlık çıkınca, birileri gidip yargıya olup biteni anlatmıştır. Yolsuzluğu yapan, rüşveti alan, paraşütle diploma sahibi olup yüzbinlerce gencin hakkını yiyenler CHP’li. Bu paraların bir kısmını siyasi ajandaları için kullanan, bir kısmını da kurdukları suç örgütü üzerinden şirketlerine aktaranlar CHP’li. İtirafçılık sırasına girenler CHP’li. “Kurultayda şaibe var” diyerek mahkemeye şikâyette bulunanlar CHP’li ama suçlu AK Parti. Ya Allah aşkına, biz, böyle bir iç hesaplaşmanın neresinde olabiliriz?
MACUN TÜPTEN ÇIKTI: Başta muvazeneyi iyice yitiren CHP Genel Başkanı olmak üzere, CHP yönetimine şunu hatırlatıyorum: Seviyeyi ne kadar düşürürseniz düşürün boşuna. Macun bir defa tüpten çıkmıştır. CHP’deki iç savaş sebebiyle de olsa, yolsuzluk çarkınız deşifre olmuştur. Pisliklerin üzerini örtemezsiniz. Ağzı bozuk müptezellerle, sokakları terörize etmekten artık vazgeçin.
O NAMUSSUZLUĞU SİZ HAZIRLADINIZ: Pazartesi akşamı İstanbul’da yaşanan alçaklıkla ilgili nedamet cümleleri kuruyorlar. Laf cambazlıklarıyla, sosyal medyadan ahlâkçılık yaparak, güya küfürbazlarla aralarına mesafe koymaya çalışıyorlar. Kusura bakmayın. Yaşanan namussuzluğu zehirli dilinizle siz hazırladınız.
NERELERE UZANDIĞI GÖRÜLECEK: Bu rüşvet ve yolsuzluk çarkının içinde kimlerin olduğu zamanla ortaya çıkacaktır. Başı İstanbul’da olan ahtapotun kollarının nerelere uzandığı yakında görülecektir. İtiraflar geldikçe, yeni deliller bulundukça, soruşturmalar derinleştikçe, bazı şeyleri daha net anlayacağız.
‘Senin de kabrini yıkarlar’
SENİN GRAMIN NE: Kalkıyor tüm medya gruplarını tek tek isim vererek şikâyet ediyor. Bizi, Hazine ve Maliye Bakanı’mı şikâyet ediyor. Sen kimsin ya? Her şeyden önce senin gramın ne? Hepsinden öte marjinal grupları toparlayıp Şehzadebaşı Cami’nin yanındaki kabristanı adeta yerle bir ediyorlar. Ey Özgür Özel, herhalde senin de bir gün kabrini bu şekilde hazırlayacaklar ve senin de kabrini birileri gelip ya kazar ya yıkar. Bunlara eyvallah etmek, o tarihi eserleri bu şekilde yıkmaya yeltenmek yenilir yutulur iş değildir.
Boykot tepkisi
YABANCILARA KÖTÜLÜYOR: İsrail, 471 gün boyunca Filistinlilerin üzerine bomba yaydırırken, siyonist destekçisi şirketler için ‘boykot’ kelimesini telaffuz dahi etmediler. Şimdi çıkmışlar, ülkenin yerli-milli markalarını boykottan bahsediyorlar. Medya dünyasına saldırıyorlar. Sayın Özel, CHP Genel Başkanı gibi değil, hırsları ve korkuları aklını esir almış bir siyasi müflis gibi davranmaktadır. Türkiye’yi uluslararası basına şikâyet etmek bir CHP geleneği midir? Ülkenizi yabancılara kötülemekten hiç mi utanmıyorsunuz? Allahaşkına, ‘Türk ekonomisine zarar vereceğim’ diyen bir ana muhalefet partisi lideri olur mu?
Bayram tatili 9 gün oldu
Erdoğan, Emekçiler ile İftar Programı’nda Ramazan Bayramı tatilinin 9 gün olduğunu duyurdu. Erdoğan, “Okullarımızda ara tatilin olduğu pazartesi ve salı günleri Ramazan Bayramı tatilinin 2. ve 3. günlerine denk geliyor. Ailelerimiz çocuklarıyla doya doya vakit geçirsin, bayramı huzurla sevinçle idrak etsin istiyoruz. Bu amaçla kamu çalışanlarımız için bayramı takip eden 3 günlük süreyi de idari izin kapsamına aldık. 2 Nisan çarşamba, 3 Nisan perşembe ve 4 Nisan cuma günü de kamu çalışanlarımız idari izinli sayılacak. Böylece milletimiz toplamda 9 günlük bir tatil yapma imkanına kavuşacak” dedi.
